Yaşlandıkça çocuklaşırmış insanlar.Ne kadar da doğru belli bi yaşa kadar bebeksin belli bir yaştan sonra tekrar
bebek gibi muhtaçsın ilgiye sevgiye.Yaşlandıkça inatlar başlıyor , duygusallıkla beraber gözyaşları tutulamaz oluyor.
Bazen huysuzlaşıyor ihtiyarlar bazense en sertleri bile durgunlaşıyor. Asabiyetlerinin yerini sıcakkanlılık
sevecenlilik alıyor.Ölüm korkusu mudur onları böyle yapan? Sevdiklerine yeterince doyamadıklarını farkedişleri mi
yoksa? Merak ediyorum keşkeler biriktirmişler midir diye.. yapmayı unttukları ya da yapmak istemeyip de şimdi yapmak
için neler vermezdim dedikleri şeyler oluyor mudur? İçlerinden kalkıp koşmak geliyor mudur ,bastona bakıp yürümek bile
gururlarını incitirken ? İnsanın en sevdiği tatlıdan vazgeçişi midir ona yaşlılığını hissettiren yoksa bayramlarda gelen
torunlar mı ? Sen onları duyup anladığın halde inadına kulağna bağırmları incitmez mi insanı?
Ama yine de her şeye rağmen doya doya yaşadılarsa ömrlerini sevdikleriyle mutluca hala yanındaysa sevdikleri, tek başına bir evde
sessizce son günleri yaşamak yerine kulaklarına inadına bağıran sevdikleri varsa yanlarında yaşadıkları ömre dönüp de iyi ki demeleri
için pek çok şey biriktrmişler demektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder